Mücevher etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Mücevher etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Nisan 2013 Pazartesi

AKSESUAR | Kendi Takını Kendin Tasarla!



Tam da bir şey beğendiğinde ya keşke mavisi olsaydı, ay keşke biraz daha parlak taşlısı olsaydı, tüh keşke kaşının üstünde gözü olsaydı diyenler elime mum diksin. Mesela ben hem takılara meraklı hem kendime özel bir şeyler yaptırmaya hevesli biri olarak yukarıdaki videoda da görebileceğiniz üzere Mortaki.com'un "Kendi Takını Tasarla" konseptini sevdim. Instagram'dan takip edenler çoktan görmüştür, kendime güzel bir yeni anne bilekliği yaptım:) Bebek ayak izlerinden ♥

3 Nisan 2013 Çarşamba

AKSESUAR | Ekria


Geçen hafta hazır doktor kontrolüne gitmişken, her kontrol sonrası olduğu gibi şımararak yine insanlık dışı bir porsiyon yemek yiyip, Nişantaşı turu yaptım:) Tamamen eritme amaçlı:p bu turda çook enfes, henüz Türkiye'de yepyeni bir marka ile tanıştım: Ekria (Star Wars'cular iyi bilir:))

Takı tasarımında yalın ama iddialı, modern ve temiz, kimi zaman futurustik  çizgileri sevenlerin bayılacağı bir marka. Zamansız, çabasız ama çok şık; güzelliği sadeliğinden geliyor.  Zaten Ekria'nın "Bilim-Kurgu" ya da "Yalın Geometri" gibi koleksiyon isimleri de anlayışını yansıtmış.

13 Aralık 2012 Perşembe

MÜCEVHER | House of Waris İstanbul'daydı



Kültür, sanat, sinema ve moda alanlarında dünyanın en önemli isimlerini İstanbul’a taşıyan etkinlikleriyle tanıdığımız ISTANBUL'74 ışıltısına karşı koyamayacağım bir sergi haberi ile mailbox'ımın kapısını çalmıştı. House of Waris koleksiyonu. Ama işte şuna koş,  buna yetiş, burdan yakala halleri içinde ben bir türlü bu sergiyi yakalayamamış ve kaçırdığımı sanmıştım. Yanılmışım! Waris Ahluwalia imzalı mücevherleri House Hotel Nişantaşı'nda yakaladım:) Yukarıdaki bileziğe ilan-ı aşk ettim, oralı olmadı, kalbim kendisinde kaldı:) İşte favorilerimden bazıları:

14 Kasım 2012 Çarşamba

HEDİYE | Sebepsiz Aşkın Işıltısı:)

KAZANANIMIZ BELLİ OLDU:) 16 Kasım 2012 18:35 TARİHLİ YORUMU İLE BETÜL'E TEBRİKLER. LÜTFEN 3 GÜN İÇİNDE SANA ATTIĞIMIZ MAİLİ CEVAPLA BETÜL:) RANDOM.ORG SONUCU EN ALTTA. 3 GÜNÜN SONUNDA BETÜLDEN SES ÇIKMAZSA YEDEK İSMİMİZ İSE MİLENA


Bu sene boyunlarda taşlar, kristaller, ışıltılar olmazsa olmazımız biliyorsunuz. Hatta bu gösterişli kolyeleri casual üstlerle, rock parçalarla kombinleyerek takmak pek trendy! Birçoğunuzun blogundan tanıdığı Ahu Ateşel, yaz aylarında çıkardığı Love Without a Cause markasının yeni koleksiyonuyla tam da bu trende uygun enfes kolyeler taarlamış. Bu kolyelerde en çok asi zincirlerin asil taşlarla buluşup karışmasını sevdim ♥

Fotoğrafta gördüğünüz benim Love Without A Cause kolye seçimim. Elbette burada bitmedi:) Sıra sizinkinde!

7 Mayıs 2012 Pazartesi

MÜCEVHER | B Point Bilgün Dereli Işıltısı

Fotoğraflar: Zeynep Güçlüten

Bu haftayı ışıl ışıl yapacak bir post ve hediye ile Pazartesi'ye başlayalım diyorum, ne dersiniz:) Bugün Styleboom'un çok seçkin ve değerli bir konuğu var ♥ Hem tasarımlarına, hem çalışkanlığına, hem hanımefendiliğine çook hayran olduğum bir isim ile BİLGÜN DERELİ ve onun enfes cicileri ile karşınızdayım. 

Bu çekim sanıyorum bitmesini hiiç istemediğim nadir çekimlerimden biri oldu, çünkü her saniyesinde inanılmaz değerli taşların, zevkli tasarımların, en kırmızı altından en siyah pırlantaya en nadide mücevherlerin içinde çok mesuttum. Yaklaşan yıldönümümün, sizin yaklaşan özel günlerinizin, anneler gününün, düğünlerin, mezuniyetlerin şerefine diyor ve sizi Zeynep'in fotoğrafları ile baş başa bırakıyorum:) 

Mücevher ve kadın birbirine ne kadar yakışıyor, değil mi?

1 Mart 2012 Perşembe

EDITORIAL | NAZRA


Meğer işler boyumu aşıyorken ben daha çalışkanmışım sevgili Styleboomerlar, işler azalınca bana bir rehavet çöktü! Tabii bunda artık ben de normal insan gibi uyumayı öğreteceğim bu vücuda çabamın da etkisi olabilir kıps;)

Uzuun zamandır bekleyen bir postu sonunda sizlerle paylaşmaktan çok mutluyum hanımlar beyler:) NAZRA, artık pek çoğunuz duydunuz biliyorsunuz eminim, ilk çıkış yaptığı parçalardan son cicilerine, Sevgililer Günü kapsül koleksiyonuna kadar tüm modelleriyle bir STYLEBOOM çekimine konuk oldu. NAZRA yalın, zarif, seçkin ve ışıltılı tasarımlarıyla can verir dedik ve cansız mankenlerin arasında Deniz'e hayat katsın istedik:)Şimdi sizi bir yandan güzel fotoğraflara bakıp bir yandan NAZRA'nın tasarımcıları Aslınaz Kazaz ve Nadin Vanlı Taş'ın kendisinden hikayelerini dinlemeye davet ediyorum!

29 Ocak 2012 Pazar

KAPALIÇARŞI'NIN SIRLARI -II- | Vanlı Kuyumculuk'ta Pırlanta Gibi Bir Gün

Fotoğraf: Özberk Baz


Kapalıçarşı'nın ışıl ışıl ve büyülü yüzünün ardındakileri keşfetmeye devam:) Gümüşün en güzel hallere dönüştüğü yolculuğundan sonra bugün pırlantaların, safirlerin ve zümrütlerin, kısacası bizi kendine aşık eden çok değerli güzelliklerin nasıl uzun ve zahmetli, emek dolu bir süreçten sonra o göz alıcı hale geldiğini göreceğiz. Adresimiz pırlanta denince ennnn usta, İstanbul'un en yetenekli ve eski isimlerinden biri: VANLI Kuyumculuk.

Styleboom'a atölyelerinin her köşesini açtıkları, o muhteşem yolculuğa işçiliğin son noktasına kadar her şeyi anlattıkları ve bir kez daha kendilerine hayran bıraktıkları için teşekkür ediyorum:)

8 Ocak 2012 Pazar

KAPALIÇARŞI'NIN SIRLARI -I- | Özlem Tuna

Fotoğraflar: Özberk Baz

Kubbe

İstanbul her bir köşesinde bir sürü güzellikle bekliyor, ama hepsinin içinde tarihi yarımada bence hala en güzeli, en büyüleyici ve sır dolu olanı. Sultanahmet, Eminönü, Çemberlitaş, Kapalıçarşı. Takmaya doyamadığımız, bizi daha da güzel yapan takıların ve mücevherlerin çoğu da burada doğuyor. Kağıt üzerinde başlayan yolculukları, eski hanlarda, soğuk atölyelerde usta ellerde şekil alıyor, pırıl pırıl olup birer arzu nesnesine dönüşüyor. Kapalıçarşının sırlarını anlatmaya bugün ÖZLEM TUNA'nın İstanbul'dan beslenen şahane tasarımları ile başlayacağım ve önümüzdeki haftalar boyunca daha pek çoğuna konuk olacağız:)

23 Temmuz 2011 Cumartesi

AKSESUAR | NAZRA ... İlk "Bakış"...

Fotoğraflar: Zeynep Güçlüten



2 güzel gözlü, güzel sözlü, 2 çok candan arkadaş, 1 ortak hayal kurmuşlar... Pırıltılı, genç, yepyeni, modern ve hatta zamansız tasarımlardan oluşan bir mücevher markasının; altının yeni dilinin hayalini. Ve bu hayali gerçeğe dönüştürüp adını da NAZRA koymuşlar... "Bakış" anlamına geliyor, isabet olmuş zira öyle güzeller ki tüm bakışları çekmeyi garantiliyorlar bence:)



Bu cici kızlarla ben Bebek Şenliği'nde tanıştım, Twitter sağolsun birbirini takip edenlerin kavuşması artık pek zor değil, NAZRA'nın yaratıcıları ile de o sayede karşılaştık. Ayaküstü bana NAZRA'yı anlatıp, heyecanlarıyla nefesini kestiler, enfes cicilerden iki üç sürpriz parça gösterdiler ve pıttt. Ne olacak? Bayılmışım! Ayılır ayılmaz haliyle hemen Styleboomerlara çıtlatmalıydım:) Sonunda geçen hafta toplanıp şimdilik sadece NAZRA'nın bileziklerinden bir model için güzel mi güzel fotoğraflar çektik:) Keşke koleksiyondaki her ciciyi şimdiden size göstereblseydiiim ♥



NAZRA koleksiyonundaki birbirinden enfes yüzük(onları dört gözle bekliyorum), kolye, bilezik modelleriyle Eylül itibariyle BEYMEN'lerde olacak. Muadillerini ancak Avrupa'da görüp beğendiğimiz türden ciciler... O zamana kadar bu fotoğraflarda görmüş olduğunuz bilezikler sadece Alaçatı'da TUVAL BUTİK'te satılıyor.



Bileziklerini her zaman çok beğendiğim "The Blonde Salad" bunlardan birini görmesin, bir taneyle yetinmez toptan alabilir. Ama üzgünüz Chiara şimdilik bu ciciler sadece bizim;p



Tavsiyem NAZRA'yı yakin takibe alın hanımlar! Yakında ismini çok ama çok sık duyacaksınız. Kendileri hem Twitter ve hem de Facebook'ta:




Bitmediii:)! Burada renk renk gördüğünüz bu buram buram yaz lüksü kokan bileziklerden edinmek için ne Eylül'ü, ne Beymen'i beklemeniz, ne de Alaçatı yollarına düşmeniz gerek:) Neden mi?

Paşa gönlünüzün dilediği renkleri seçip NAZRA'ya
nazra@nazrajewels.com

adresine mail atıp, sipariş verirseniz size özel yapılmış bileziğiniz de size teslim ediliyormuş çünkü!




Eylül'de NAZRA tüm koleksiyonuyla Styleboom'a konuk olacak umuyorum. O zamana kadar çook zevkli Styleboomerlar söyleyin bakalım siz NAZRA JEWELS'ın cicilerini nasıl buldunuz:)?

13 Temmuz 2011 Çarşamba

AKSESUAR | Kismet by Milka Yeni Showroomuyla Bebek'te



KISMET by Milka epey zaman oldu artık yeni yerinde, kendine ait pek cici bir mekanda da sevenleriyle buluşuyor. Ben Ankara-İstanbul mekik dokurken açılışı kaçırmış, pofurdamış, homurdamış, bir türlü görememiştim yeni yeri ama ardı ardına kapımı çalan düğünler vesilesiyle gittim gördüm:)



Yeni showroom Bebek'te bu enfes manzaraya tepeden bakıyor, zaten bu güzelliğe bir tek Milka, arkada atölyede harala gürele çalışmaktan bakamıyor:) Biz onun yerine keyfini çıkardık:p Kolay değil KISMET by Milka'yi sıfırdan yaratıp, bir bebek gibi özenle büyütmek, herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği, her kadının içindeki zerafete, gösterişe, ışıltıya ulaşabildiği aksesuarlara imza atmak... Çok ama çok çalışmak, çok emek vermek gerekiyor. Ve her emekli iş gibi o da önce başarıya ulaşıyor yanında da bol bol taklit edilme faciasına uğruyor!!!



KISMET by Milka'nin dekoru zarif ve minimal. Hemen her koleksiyonu rahat rahat görebileceğiniz, inceleyebileceğiniz bir düzene sahip. Burada Bebek'teki yerinde Milka randevu ile çalışıyor çünkü bir girdiniz mi sizinle bizzat ilgilenilsin, size vakit ayırılsın istiyor.



"Ayy buna taptım", "hii şuna öldüm", "ammaniin bu ne zaman çıktı bayıldım" nidalarımla showroomda dört dönüp biraz etrafa bakayım dediğimde beni en çok bembeyaz duvarlardaki siyah-beyaz fotolar çarpıyor:)) Bu fotoğraflarda "ölümsüzlüğün" tadına varmış ünlüler, başrollerde mücevherler. Mick Jagger, Sophia Loren, Alain Delon ve dahası, güzel anların güzel ışıltıları.



Minik ama çok güzel bir kısmı KISMET by Milka'ya ev sahipliği yapan konağın tamamına aşağıdaki fotodan bakınız, ayıp yaa bu kadar güzel olunmaz ki! Ben buranın Kınalı Yapıncak'ı olsam gam yemem:p



Son zamanlarda bu yeni showrooma sık sık konuk oldum:) Nedeni çok sevgili kız arkadaşların düğünlerinde bazen tek bazen grup olup illa ki Kismet'den değerli bir parça bulup hediye edebilmemiz, çünkü KISMET by Milka zarif, çünkü zamansız, çünkü tılsımlı...

KISMET by Milka cicilere ulaşabileceğiniz İstanbul ve diğer şehirlerdeki satış noktaları ise bu tıkın ucunda:)

Kismet by Milka Showroom
Ehram Yokuşu No:1 Bebek
0 212 265 3032

22 Şubat 2011 Salı

AKSESUAR | Yalnız ve Mahsun Saat Kalmasın!

Çoğunlukla sol kolda, hem de bir başına... Hayır artık değil! Yalnız ve mahsun saat kalmasın hanımlar, yeni arkadaşlar edinsin, belki bir bileziğe aşık olsun, kalabalıklara karışsın:)



Geçen yazdan bu yana son moda haftaları boyunca gördük ki sokakta saat devrimi var! Saatleri artık bileziklere, zincirlere, derilere boğarak takmak çok trendy.



Peki bu trendin temel kuralları neler?
  • İlk olarak kuralsızlık:)
  • Özellikle saatin metalik rengiyle seçilen bileziklerin metalik renklerinin farklı olması daha çok tercih ediliyor
  • Saatin yanına zincirlerden, taşlı bileziklere, hatta deri detaylı bilekliklere kadar pek çok çeşidi yan yana sıralamak gözde
  • En olmazsa olmazı kalın zincirler (Chain Reaction kolyemi saatime dolama zamanıdır hey heey:)


Başta biraz garipseyebilir, çok abartılı oldu sanabilirsiniz ama korkmayın, aynı tonlarda ince ve taşlı bileziklerle, zincirlerle başlayın, zamanla daha cesur hamlelerle devam edin!

Gün bugün:) Siz de yalnız ve mahsun saatinize bir kıyak yapın, yeni arkadaşlar edinsin, belki bir bileziğe aşık olsun, kalabalıklara karışsın:p

[Görseller: Jak&Jill]

10 Şubat 2011 Perşembe

AKSESUAR | KATHRE'nin Yeni Koleksiyonu Yaşam Dansı



Daha önce sizlere şuradaki yazımla KATHRE'yi tanıtmıştım ve camdan yarattığı mücevherlerine hayranlığımı da:) Masmavi, ışıl ışıl cam lale küpelerimi ne zaman taksam hemen herkes soruyor, ışığına dokunmak istiyor! İşte şimdi sizi KATHRE'nin yeni koleksiyonuyla baş başa bırakmak istiyorum: Yaşam Dansı...



"….Tut, bırakma….gözünü dik o yola….yüreğinin okuyla hedef al ve vur….engel olmasın hiçbir şey muradına…………." diyor KATHRE bu koleksiyona başlarken böyle başlamış.

Narların tılsımına inanıyor, bolluk simgesi: aşkta, kazançta, mutlulukta bolluk nazar boncuğuyla birleşip daha da tılsımlı hale geliyor. Cam nar gibi kızarıyor, nar oluyor, küpe oluyor, bilezik oluyor!



Yaşamın içindeki ikiler de burada... İyilik ve Kötülük; Kelebek ve Melek nasıl bir aradaysa yaşamda bir kaç katman, bir kaç renkte cam da ateşte öyle bir araya geliyor.



Yeniliklerden biri de cam mücevherlerin parmaklara inmesi:) Parmağınızda gün ışığını aldıkça kanat çırpıp da havalanacakmış gibi duran bir kuş harika olmaz mı:)



KATHRE tasarımcısı Berna Hanım bu defa antik çağlardan hatta Black Swan'dan da esinlenmiş, aynı anda kara ve beyaz kuğu; mitolojik gücüyle deniz atı; masallardan kopup gelen "gökten üç elma düştü" işte bunlardan bazıları.

Yeni koleksiyondan daha fazla kare KATHRE Facebook sayfasında; iletişim, satış noktaları vs ise bir girerseniz bir süre çıkamayacağınız web adresinde:)

1 Şubat 2011 Salı

FLASHION' NEWS | D.Kaprol'den Bir "İlk"in Hikayesi



IFW tüm heyecanıyla yaklaşırken ben de yavaş yavaş koleksiyonları, onları yaratanları dinliyor ve en fazla 30 dakika süren o kısacık ama telaşlı, ama büyülü, ama gösterişli defilelerin ardındaki çetin süreçlerin hikayelerine kulak veriyorum. İşte bu Pazar, Koray Caner ve ben, sadece IFW'de değil, Türkiye hatta dünyada gerçekleşecek bir ilkin, bir "hazır giyim" moda haftası çerçevesinde ilk kez gerçekleşecek olan bir takı defilesinin ardındakileri dinlemek üzere Nişantaşı'nda sessiz bir sabahta DENİZ KAPROL ve ekibiyle buluştuk.



DENİZ KAPROL henüz son yıllarda sıkça adından söz ettirip, özellikle Galatamoda'larda bizi kendimizden geçirse de aslında çok uzun yıllardır bu işin içinde. İlk kez 15 yıl önce ailesine anlatmaya çalıştığı takı tasarımını, takı tasarımını bir yere getirmek üzere verdiği mücadelesini ve kararlı adımlarını anlatıyor bize. 15 yıl önce o gün ailesine "ben takı tasarımı yapacağım" dediğinde kendini Cahide Sonku gibi hissetmiş:), öyle garipsenmiş çünkü, Türkiye'de takı tasarruftan daha fazlası olarak görülmüyorken, tasarım kısmını kimseler düşünmüyormuş.



Bir takı defilesi fikri, özellikle de bunu hazır giyime adanmış bir moda haftasında yapma fikri pek tabii bir sürü meydan okumayı da beraberinde getirmiş: "takı"nın da defilesi oluru kabul ettirme süreci, parçaları ne kadar büyütsen de defilede sunumunun zorluğu, dev takıların atölyelerdeki ezberleri bozması, sunumu yaparken nasıl bir kıyafet ve konsept seçilmesi gerektiği, kimlerin sunması gerektiği gibi...

DENİZ KAPROL tüm bu mücadeleleri verip, sonunda hayaline kavuştuğunda ise tasarımın başına oturmak için kısıtlı bir zamanı kalmış ki koleksiyonun tasarım aşaması aslında çok uzun zaman almamış, bunun iki sebebi var: birincisi, Deniz Kaprol zaten son 7 yıldır kurduğu bu hayali kafasında belki binlerce kez kurgulamış, zaten çoktan soyut defilelerini gerçekleştirmiş; ikincisi, Deniz Kaprol'le beraber bu işe gönül koymuş harika bir ekip çılgınca çalışmış.



Gelelim D.KAPROL koleksiyonunda bizleri nelerin beklediğine, kemerlerinizi bağlayın, çünkü şimdi burada "ilk" kez sizlerin duyacağı sürprizleri sıralayacağım:)

  • Tasarım anlamında minimal bir koleksiyon bizleri bekliyor. Koleksiyondaki takıların androjen bir kimliği var ve hepsinin de ismi Fallen Angel'lardan yani yeryüzüne sürgün edilen meleklerden geliyor, cinsiyetsiz kara kanatlı melekler:
Lucifer..
Abaddon..
Lilith...
Amon...
Sorath...
ve diğerleri
  • Koleksiyon minimal olsa da defilede bizleri maksimal bir şov bekliyor! Nasıl mı?
Takılar defileye özel olarak dev boyutlarda üretilmiş; takının görülebilmesi,
izleyenlere ulaşabilmesi için... Takılar satış aşamasında tabii ki yine normal
boyutlara inecek ama defilede gerçek bir couture şov izleyeceğiz!
Tasarımlar devleşecek ve o şekilde modellerin üzerinde sunulacak.

  • Kadınlar için hazırlanmış takılar erkek modeller tarafından sunulacak! Evet:) Defiledeki bu dev boyutlu küpelerin, kolyelerin, bileziklerin sunumu için erkek modeller seçilmiş. Epey ses getirecek...
  • Takıların defileyi izleyenlerin görebileceği, detayları farkedebileceği şekilde büyük olması gerektiğinden çok ince işçilik az kullanılmış, fakat onun yerine mimari formlar ve yüzey oyunları bol bol kullanılmış ve hepsi tasarımcı dilinden konuşmuş.


Görmüş olduğunuz muhteşem fotoğraflar ise Mehmet Turgut'a ait. Mehmet Turgut aynı zamanda dev bir labirent inşa ettirerek defilede izleyeceğimiz bir kısa filme de imza atmış: zarif meleğin cennetten sürgün edilip bir labirentten farksız gördüğü yeryüzüne düştüğü andaki şaşkınlığı, korkusu ve şizofresini izleyeceğiz.

Tüm bunları dinlerken bile biz çok heyecanlandık! Ya siz:)?

17 Ocak 2011 Pazartesi

AKSESUAR | Zincirleme Şıklık İçin CHAIN REACTION

İnsan kendini zincirlere vurmak ister mi sevgili hanımlar? İstermiş:))



CHAIN REACTION adından da anlaşılacağı üzere zincirin farklı farklı materyallerle tepkimeye girdiği ve gösterişli ve daha önemlisi "özgün" aksesuarlara dönüştüğü yepyeni bir marka. Tamamı özel olarak tasarlanmış ve hepsi elde üretilmiş!

Hem giyim hem aksesuarda işin içine sana sıradan gelen bir materyali katıp harikalar yaratan insanlara bayılıyorum, o yüzden markanın yaratıcısı Cenk Enüstün'ü tebrik ediyorum!



CHAIN REACTION ile ilgili detayları burada blogunda, muhteşem koleksiyona ait tüm fotoğrafları Facebook grubunda bulabilirsiniz. Satın almak için AKMERKEZ Fashion Up'ta ve Galata BUILDING'de sizi bekliyorlaaar:)

Ayrıca katalog ve sipariş için cenkenustun@gmail.com a mail atabilirsiniz:)

6 Ocak 2011 Perşembe

AKSESUAR | Pelin Giydiren'le Romantizm :)



Herşey şu yukarıdaki zarif beyaz kuğuyu görüp çarpılmamla başladı! Onu istiyordum, hem de serçe parmağıma:)

Beyaz kuğuyu tıklayarak takip edince kendimi PELİN GİYDİREN'in Pasaj dükkanı "Peling" de buldum:) Kuğu orada beni bekliyordu, yanında daha bir dolu birbirinden nefis ciciyle!



Siz de romantik, pastel tonlu ve biraz da vintage görünümlü aksesuarlardan hoşlanıyorsanız, inanılmaz bol çeşitte, inanılmaz uygun fiyatlarda güzelliklere sahip PELİN GİYDİREN'e bayılacaksınız!



Ben hayal ettiğim gibi bu enfes kuğu yüzüğe veee bir de bana anneannemi anımsatan şu küpelere kavuştum:) Romantik yaptım:)

15 Ekim 2010 Cuma

AKSESUAR | Camdan Mücevher KATHRE



Bir jeoleoji mühendisi hayal edin... Toprağı yedi kat dibine kadar bilen ve o toprağı alevle tanıştırıp camdan mücevherler yaratan... Berna Terziahmetoğlu camı KATHRE ismini verdiği markasında alevle tanıştırıyor ve bu üçlünün aşkından burada gördüğünüz şahaneler doğuyor:)



Her hikaye peri masalı değil ama Boom masalları sever, mutlu sonla bitenlereyse bayılır:) Berna hayatının güzel günlerini büyük şirketlerin büyük departmanlarında geçirirken içindeki sanat sevdası iyice hoplamaya zıplamaya başlıyor, ve bu deprem camı görünce ancak diniyor.



2008 yılında KATHRE'yi kuran Berna o gün bugündür sevdiği işi yapan şanslı insanlardan birisi, öyle ki neşesi işte hemen yukarıdaki Karnaval ve Venedik modellerinde görülüyor:)



KATHRE'nin işi camdan arzu nesneleri yaratmak, kendi adıma evet şu yukarıdaki lale küpeleri ve rumi kolyeyi ARZUluyoruuuum:) Nasıl da muhteşemler:)



Bir diğer cam sevdalısı Biu Factory Biu'cuğum eminim KATHRE'ye bayılacak, bonibonlara arkadaş bu aşık ördekleri kendisine yolluyorum:)

Kathre Cam Tasarım
www.kathre.com
0532 418 27 71

19 Ağustos 2010 Perşembe

KiSMET by MiLKA | Bölüm 2: Nâr'û Hilâl

Fotoğraflar: Tolga Günay

İkinci bölümde KiSMET'in couture tasarımlarıyla kendinizden geçeceğiniz için başlamadan büyük haberi vereyim: KiSMET Paris Moda Haftası'nda dünyanın önde gelen mücevher tasarımcılarıyla ve markalarıyla yan yana olacak! Tebrikler Milka:) İşte yalnızca Paris'e özel üretilmiş bu tasarımların bir kısmını sizinle de paylaşıyorum. Lüks, ihtişam, ayrıcalık... İstanbul, Anadolu... Yeni, eski ve yine şiir...



Ey sevgili,
sanki bahar zamanı gelmiş gibi
âlemin aklını başından aldın
İnsaf et, hilâl ebrunu sakın kimseye gösterme
Taşlıcalı Yahya Bey




"Ay Hançeri" denir Dîvan'da hilal'e... mecnunun gönlüne saplanan, onu yaralayan, öldüren bir aşkı anlatır. Hilalin beyaz ışığının büyüsüyle mest, can vermeye razıdır mecnun, sevgilinin kollarında, bir bahar sabahının müjdelendiği sanısıyla son nefesini verirken içini dizelere döker...



Bir başka mecnuna ise hilal bayramdır, çünkü sevgilinin hilale benzer kaşını görünce aşıklar arasında bayram başlar. Kaşlarının hilal şekli, teninin hilal beyazı ile sevgilinin güzelliği gece göğüne yükselse de mecnunun yatağına bir hüzmeden fazla sızamaz, kavuştukları bir ruyaya dalarken sayıklar dizelerini. Hilalin ışığıyla mesuttur, sabahlar olsun istemez...



Nâr-ı dilden zahir etsem bir kıvılcım
alem yanar
Dursa birden sine-i suzanım
içre gam yanar

Hayalî


Kostüm: Elif Cığızoğlu

Nâr... Sevgilinin dudağıdır, gözündeki yıldızdır pırıl pırıl, bereketli rahmidir geceleri düşlere düşen; nâr sevgilinin dudağıyla, gözüyle, gönlüyle korladığı aşk ateşidir, mecnun o ateşle yanarken içten içe, teselliyi de nar kırmızısı şarapta arar, dizelerini kadehe kusar...


Kostüm: Sarar
Sevdiceğin göstermediği yüzü, nar-ı aşka bulanan mecnunun yüreğini öyle korlar ki, derdinden nâr taneleri gibi kanlı gözyaşları döker, setresinin yenine siler... Esir olmuş aşığın dermanı ise ne lalde, ne hayatta, ne ölümdedir, yalnız ve yalnızca küskün sevgilinin iki dudağı arasındaki o ürkek güvercindedir. Aşk derdi ve ayrılık yarasından perişan mecnun çareyi şiirlerden sorar...



Kaynakça:
Divan Şiirinde Meyvelerden Hareketle Yapilan Tesbih ve Mecazlar-Abdülkerim Gülhan; Osmanlica ve Farsca Guzel Sozler;
Cumali Hasannebioglu;
Divan Siiri Antolojisi-Necmettin Halil Onan



İçerik Kullanımı:
Burada görülen mücevher ve takıların Kismet Jewellery & Faith adına patentli ve yasal sahibi Milka Karaağaçlı'dır.
Burada yayınlanan fotoğrafların hakkı Tolga Günay Fotographia'ya aittir.
Fotoğraflar ve içerik Styleboom blog adına sahiplen.com tarafından yasal koruma altındadır.
İzin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kullanılmaması rica olunur.
Teşekkürler