I. Aleksandar
I. Aleksandar | |
---|---|
Yugoslavya kralı | |
Hüküm süresi | 16 Ağustos 1921 - 9 Ekim 1934 |
Önce gelen | I. Petar |
Sonra gelen | II. Petar |
Doğum | 16 Aralık 1888 Cetinje, Karadağ |
Ölüm | 9 Ekim 1934 (45 yaşında) Marsilya, Fransa |
Defin | St. George Kilisesi |
Eş(ler)i | Maria |
Çocuk(lar)ı | II. Petar Prens Tomislav Prens Andrew |
Hanedan | Karađorđević Hanedanı |
Babası | I. Petar |
Annesi | Zorka |
Dini | Doğu Ortodoks |
İmza |
I. Aleksandar veya Kral I. Aleksandar Karacorceviç (Sırpça: Краљ Александар I Карађорђевић; 16 Aralık 1888 - 9 Ekim 1934), 1921-1929 arasında Sırp, Hırvat ve Slovenlerin, 1929-1934 arasında da Yugoslavya Krallığı'nın kralıdır. Etnik ve siyasi olarak bölünmüş Güney Slavların ilk olarak bütünleştiği siyasi oluşum olan Yugoslavya'yı birleştirip kuran kişi olması sebebi ile kendisine "Birleştirici Kral" unvanı verilmiştir.
Aleksandar, Petar Karageorgeviç (I. Petar) ile Karadağlı prenses Zorka'nın ikinci oğluydu. Çocukluğunu sürgünde olan babasının yanında Cenevre'de geçirdikten sonra, 1899'da Sankt-Peterburg'a giderek Rus Çarlık Hassa Alayı'na girdi (1904). Ağabeyinin kendi hakkından vazgeçmesi üzerine, veliaht olarak Sırbistan'daki ailesinin yanına gitti.
Balkan Savaşları (1912-1913) sırasında başarılı bir komutan olduğunu kanıtlayan Aleksandar, hasta olan Kral Petar tarafından Sırbistan naipliğine atandı (24 Haziran 1914). I. Dünya Savaşı sırasında Sırbistan Silahlı Kuvvetleri'nin Başkomutanlığını yaptı ve 31 Ekim 1918'de Belgrad'a girdi. Naip prens olarak, 1 Aralık 1918'de Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı'nın kurulduğunu açıkladı.
Yeni devletin istikrarsızlığı, anayasaya bağlılık yemini ettiği gün (28 Haziran 1921) Aleksandar'a karşı düzenlenen bir suikast girişimiyle kendini gösterdi. Aleksandar gene de aynı yılın 16 Ağustos'unda babasının yerine kral oldu ve 8 Haziran 1922'de Romanya kralı I. Ferdinand'ın kızlarından Marie ile evlendi. Ülkesindeki birbirine düşman milliyetçi gruplarla siyasi partileri aynı devlet birliği içinde toplamaya çalıştı.
1920'ler boyunca tırmanan siyasi gerginlik, hükûmetteki bakanların birçok kez değiştirilmesini zorunlu kıldı. Karadağlı bir Milletvekilinin, parlamento (Skupstina) toplantısı sırasında birkaç Hırvat Milletvekilini öldürmesiyle (20 Haziran 1928) siyasi gerginlik doruğa ulaştı. Bu olay üzerine Hırvat temsilcileri parlamentodan çekildi. Parlamentonun yeniden oluşturulması konusunda yeterli bir uzlaşma sağlayamayan ve etkili bir hükûmet kuramayan Aleksandar, parlamentoyu dağıttı. Ardından 1921 Anayasası'nı feshederek bir diktatörlük kurdu (6 Ocak 1929).
Uyruklarını birleştirme yönünde çabalarını sürdürerek ülkenin adını Yugoslavya olarak değiştirdi (3 Ekim 1929). Etnik, dinsel ya da bölgesel ayrımlara dayanan bütün siyasi partileri feshetti. Devletin yönetsel yapısını yeniden düzenledi. Ülkede standart bir yasal sistem oluşturdu; eğitim programlarında da birliği sağladı; ayrıca ulusal tatil günlerini belirledi. Köylülerin içinde bulunduğu mali güçlükleri gidermeye çalıştı. Bulgaristan'la ilişkileri yumuşattı (1933). Yugoslavya'yı hem Küçük Antant'a (Çekoslovakya ve Romanya'yla) hem de Türkiye, Yunanistan ve Romanya arasında bir ittifak olan Balkan Paktı'na soktu (1934).
Aleksandar, zamanla askeri desteğe gereksinim duyan bir polis devleti yarattı. 3 Eylül 1931'de yürürlüğe giren yeni anayasa ile aslında diktatörlüğe yasal temel sağlanmıştı. Aleksandar'ın uygulamaları başlangıçta hoşnutlukla karşılanmakla birlikte, 1932'ye gelindiğinde, Büyük Bunalım'a bağlı olarak ülkede baş gösteren ekonomik bunalıma siyasi hoşnutsuzluk da eklendiği için, demokrasiye dönme yolundaki istekler yoğunlaştı. Bunun sonucunda Aleksandar, parlamenter bir hükûmet sistemine dönmeyi ciddi biçimde düşündüyse de, bunu gerçekleştirmeye olanak bulamadan, Ekim 1933'te Türkiye ziyaretinin ardından[1] Fransa'ya yaptığı resmi bir ziyaret sırasında Bulgar devrimci Vlado Çernozemski tarafından öldürüldü.
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ Turhan Gürkan, Atatürk'ün Uşağının Gizli Defteri, Fer Yayınları, İstanbul, 1971 s.109