Plastik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Plastik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Ne yardan geçerim, ne serden...



Dün evden çalıştım.
Haftalar öncesinden ayarlanmış bir eğitim ve konferans görüşme son anda iptal edilince gün bana kaldı... bomboş... kahve içerken penceremden dışardaki hayatı seyrettim, battaniye altı keyif yaparken kitap okudum.
Ve, elbette bol bol tespit yaptım :)

Buyrun, burdan yakalım;

* Kitap okumaya bayılıyorum ama zaman bulamamaktan yakınıyorum.
Oysa, her gün internet üzerinden gazeteleri son satırına dek okuyacak zamanı buluyorum.
Sanki, hepsi doğru/dürüst haber veriyormuş gibi :/

* Kitapların sayfalarını çevirmeye, kokusunu içime çekmeye, mini kitaplığımın rafına sıralamaya bayılıyorum.
Hatta ve hatta, bu mini kitaplığı kocaman bir kitaplık haline nasıl getirebileceğimi düşünüyorum.
Ama... yeri geldimi ''Doğayı koruyalım, ağaçlar kesilmesin, dünyayı ağaçlandıralım'' diye atıp tutmayı da pek güzel biliyorum :/
Bu, 'yağmurda yürüyeyim ama ıslanmayayım' ile aynı hesap :/
İki yüzlüyüm sanırım... evet :( ya da, yeteri kadar bilinçli değilim :(
Bu kitapları bastıkları kağıtlar,  fabrika atıklarından dönüştürmedikleri sürece ağaç kesmeye, orman yok etmeye devam sonuçta :(

Oysa, tabletler öyle mi?
Binlerce kitap saklarsın içinde, ne çevreyi kirletir, ne sana on yüz bin milyon ağaç kestirir...
Çantanda kütüphane resmen, kitap büyüklüğünde hatta cep boy.
Aç, oku hangi kitabı istiyorsan, koy çantana geri.
Deftere de ihtiyacın yok, dilediğin kadar yaz, sil, not al, sakla.
Ne büyük nimet aslında okumayı-yazmayı-doğayı sevenlere, doğayı korumayı isteyenlere...

* Yazarlar içinse durum iki ucu kakalı değnek.
Eyvah eyvah! insanın yazar arkadaşı olması pek fenaymış be. Söyleyeceklerime az dikkat etsem mi acaba? :)
Hem, ''doğayı koruyalım, sevelim, ağaç dikelim'' derler... hem de ''aman kitabım e-kitap olmasın!''
Aslında haklılar... neden?
E-kitap olursa üç kuruş para kazanmak bile neredeyse hayal şu anki şartlar altında.
İnternete düştü mü kitabın, bitti...
Yasalar, emeği/eseri/eser sahibini korumadığından, beş kişi parayla satın alıyorsa -ki kağıda baskının yarı fiyatı etmiyor e-kitap fiyatları- beşbin kişi bedava indirecek.

* Aynı olay plastik-kağıt için de geçerli mesela;
Alışveriş torbaları... naylon poşet kullanılmasın!
Tamam, katılıyorum, kullanmayalım elbette... ama battal boy kağıt torba da kullanmayalım bence.
Kağıt o... adı üstünde :/
Çevreyi kirletmeyelim derken, çevreyi yok etmeyelim.
Bez torba alalım... kağıt değil.

Sonracığıma...
* Ben, plastik kullanımına tamamı ile karşı değilim mesela.
Plastiğe karşı olma sebebim; alışveriş poşeti gibi, tek kullanımlık plastiklerin gezegenin canına okuması.
Yoksa, işin ''plastik kullanırsam kanser olurum, çocuğumun 3. gözü çıkar'' gibi korkularında değilim.
Uzun süreli kullanabileceğim eşyaların dönüştürülebilir plastik olmasında sakınca görmüyorum.
Mesela... ekmek/meyve/sebze doğramak için tahta yerine plastik kullanmamda sakınca yok.
Tahtayı mükemmel temizleyip, dezenfekte edemeyeceğim için mideme yerleşecek bakteri-mikrop sayısının beni hasta etme ihtimalinin yanında, benim o plastik doğrama aparatından kanser olma ihtimalim peeeeh! kalıyor açıkçası gözümde.
Annemin leğeni sanırım yirmi yıllık, hala kullanıyor(uz) ve sanırım bir yirmi yıl daha yeni leğene ihtiyaç yok.

* Hazır çorbaların, bu uzun süreli kullanılabilecek plastik eşyalardan daha fazla kanser etme ihtimali olduğunu düşünüyorum.
Katkı malzemelerinin... genetiği değiştirilmiş sebze ve meyvelerin... boyalı meyve suyu taklidi yapan ne idüğü belirsiz içeceklerin, buzdolabına koyduğunda bir yıl bozulmadan bekleyen bol kimyasallı yiyeceklerin...

Stresin, psikolojik baskıların, insanın içine dert olan, söyleyemediği-haykıramadıklarının, plastik bir bıçak sapından daha zararlı olduğuna eminim.
Evdeki plastik leğenimin, hunimin, ayakkabı çekeceğimin beni Cumartesi sabahı 06:00 sularında bağırıp çağırmaya başlayan ve bunu Pazar gecesi 02:00 sularına dek sürdüren üst komşum olacak, 70+'lık ömür bitirip adam olmayı beceremeyen dallamadan daha fazla hasta etme ihtimali olduğuna inanmıyorum açıkçası.

Nereden girdim konuya, nereden çıktım... daha doğrusu nasıl dağıtıp bıraktım.
Aklım karmakarışık bu aralar be blog :/ ne yazacağımı/yazdığımı bile bilmiyorum.

Görsel: Google Images
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...yavrum seni layk ettim...