30 Aralık 2008 Salı

Mutlu Yıllar ve Yeni Yıl Kurabiyeleri

İlk defa bu kadar komplike yeni yıl kurabiyesi yapıyorum. Gerçi toplamda 17 adet kurabiyenin yapımı 4 saatimi aldı ama olsun =)))) Favorim kesinlikle noel baba =)))) Kendisi ile ufak çaplı bir pazarlık yaptım; ben onu bu gece gezmeye götüreceğim, o da bana hediye olarak yelkenli getirecek. Pek sözünü tutacağını sanmıyorum ama hadi hayırlısı...

Yeni gelen yılın herkese, hepimize, herşeyin en güzelini getirmesini dilerim.

29 Aralık 2008 Pazartesi

Müzik Tutkunlarının Nişan Kurabiyeleri

Dünyanın en güzel iki insanı, iki müzik tutkunu birliktelik masallarını yüzükle taçlandırmaya karar verdiler. Bu güzel günün organizasyonu yorucuydu tabi ama bir o kadar da keyifliydi. Ne mutlu ki, canlarımın nişan kurabiyelerini yapmak bana kısmet oldu.

Kurabiyelerin tasarımı ve yüzüklerin yapımı için başını ağrıttığım sevgili üstadım Peçeteme, Sevgili Selda ve İlkere sonsuz teşekkürlerimi sunarım. İyi ki varsınız

2 Aralık 2008 Salı

Oradan Buradan Şuradan

İki satır yazmak geçti içimden; geçmesine geçti de ne yazılacağı tam bir muamma, oradan buradan şuradan maddeler halinde gidemezsek bu yazı bitmez =)

  • Kriz, kriz, kriz. Şu anda duymak istemediğim tek kelime.
  • Bu aralar kimse bana, "insan kaynakları mis gibi iş; hahahahaha insan kaymakları işte" şeklinde espriler yapmaz umarım. Zira ücretsiz izinler, işten çıkarma kararları, yemeklerin ve servislerin kaldırılması vs vs vs'yi açıklamak hep o ballı kaymaklı insan kaynakları tarafından gerçekleştiriliyor =(((
  • Güzel şeyler de oluyor canım, hayata o kadar da haksızlık etmemek lazım. Zuzum, can dostum, biricik kardeşim geldi. 1 ay boyunca O'nunla aynı şehrin havasını dolduracağız ciğerlerimize.
  • Havalar da güzel bu aralar. Kasvetli ve bol yağışlı günlerin ardından, güneş o güzel yüzünü gösteriyor. Tam kendini deniz kenarına atıp iyot kokusunu ciğerlerine çekme havası oluyor. Hele bir fincan da kahve eşlik ederse bu yürüyüşe, değmeyin siz benim keyfime.
  • Bu arada çok sevgili arkadaşlarım Elvan, Burcu ve Alkım bana elceğizleriyle "Uluslararası Arkadaşlık Ödülü"nü takdim etmişler, teşekkür bile edemediğim için kızarlar mı bana, yoksa affederler mi?
  • Hehehehehe, bir de Kunter Paşam var, kendi elleriyle en çılgınından bir makarna salatası yapmış ki bana, ne desem bilemedim... Kunterciğim, ben gelene kadar ellerini salatanın yanından çek, yoksa hiç acımam yiyiveririm o güzel parmakları
  • Bir de bu aralar bir çılgınlık geliştirdim ama bunun çılgın makarna salatası ile hiç alakası yok. "Ne İstediğini Bilememek ve Havuçlu Kek" postundan sonra her hafta sonu bir havuçlu kek yapmazsam içim rahat etmemeye başladı. Türlü denemelerin ardından Sevgili İpek'in o muhteşem havuçlu kekinde karar kıldım, bir iki değişiklikle (şekeri yarı yarıya, zeytinyağını yarıdan da fazla azalttım) kendi damak tadıma uydurmayı bile becerdim (bir hayli gelişme görüyorum kendimde =)))) Henüz kendilerinin fotoğrafı yok ama söz bu hafta sonu havuçlu kekinin kare kare fotoğraflarını çekeceğim. Teşekkürler İpek

Ortaokulda kompozisyon derslerinde öğretmişlerdi, bir yazının giriş, gelişme ve sonuç bölümleri olmalıymış. Giriş ve gelişme tamam da sonucu bulamadım, böyle kalsa olmaz mı?

Not: Biliyorum fotoğrafla yazdıklarımın hiç alakası yok, niye koydum bilmiyorum. Belki de şu anda en çok içinde olmak istediğim fotoğraf karesi olduğu içindir =))))