Yazımın başlığındaki sıcak günler maalesef geride kaldı. Yaz biteli neredeyse üç ay olacak. O günlerde bu tarifi sizlerle neden paylaşmadığımı bilmiyorum. Bir sebebi yok. Zaten yaz mevsiminde sıcaklardan mıdır nedir bir rehavet çöküyor. Tatil havasına giriyorum. Tatil havasına girdim diyorsam da bu olsa olsa tembellik havası olabilir. Çünkü, hiç kimseye dört ay tatil vermezler.
Evet! bu yıl da dini bayramları yaz aylarında kutladık. Ramazan Bayramı yaz başına denk geldiği için henüz ağır sıcaklar basmamıştı. Ben de bayram tatlısı olarak şerbetli bir hamur tatlısı olan Kalbura Bastı hazırlamıştım. KALBURA BASTI...Adı Anılarda, Tadı Damaklarda Kaldı...başlıklı yazımda da anlattığım gibi aile büyüklerimizle olan hatıralarımızda yer alan tatlımızı yiyenler çok beğendiler.
Tatlı Keyfi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tatlı Keyfi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
22 Kasım 2019 Cuma
11 Ekim 2019 Cuma
SAKIZLI MUHALLEBİ...Damla Sakızlı...Sütlü Tatlı...
Yaz mevsimini şehir dışında, köylere yakın yerlerde geçirenlerin en büyük şansı taze süt bulma imkanıdır. Sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa sağılan sıcacık, taptaze sütün varlığı şehirli insanlar için adeta bir mucizedir. Sütün illa da kaynatılacağına inanmasak hemen oracıkta, yeni sağılmış sütten birer bardak taze taze içmek gelir içimizden. Ah o endişeler! yapmak istediğimiz bir çok şeyden bizi alıkoyan, mahrum eden vesveselerimiz. Ne olur, ne olmaz sonunda pişman olmaktansa diyerek gem vurduğumuz isteklerimiz.
Yaz boyunca köye gidip, bizzat satın aldığımız veya kapımıza kadar getirilen taze süt biz şehirde oturanlar için o kadar kıymetli ki az ile yetinmek mümkün değil. Hele sabah saatlerinde gelen taze sütün ocakta kaynarken ortalığa yayılan kokusu yok mu? Kahvaltı sofrasına birer bardak sütün ilavesi güne mutlu başlamaya yeter de artar bile. Yaz bitip de şehre döndüğümüzde böyle taze sütü nereden bulacağız endişesi ile yaz boyunca tüm komşularımızla evlerimizde her zaman bol süt bulundurmaya özen gösteririz.
Yaz boyunca köye gidip, bizzat satın aldığımız veya kapımıza kadar getirilen taze süt biz şehirde oturanlar için o kadar kıymetli ki az ile yetinmek mümkün değil. Hele sabah saatlerinde gelen taze sütün ocakta kaynarken ortalığa yayılan kokusu yok mu? Kahvaltı sofrasına birer bardak sütün ilavesi güne mutlu başlamaya yeter de artar bile. Yaz bitip de şehre döndüğümüzde böyle taze sütü nereden bulacağız endişesi ile yaz boyunca tüm komşularımızla evlerimizde her zaman bol süt bulundurmaya özen gösteririz.
Etiketler:
damla sakızlı muhallebi,
Dünya,
hafif tatlılar,
Havadan sudan,
insan,
muhallebi,
Rabia Serteli,
Sütlü Tatlılar,
Tatlı Keyfi,
tatlı tarifleri,
yaşam,
yaz tatlıları
6 Temmuz 2019 Cumartesi
KALBURA BASTI...Adı Anılarda, Tadı Damaklarda Kaldı...
Kalbura Bastı, çok eskilerden bir hatıra olarak hafızamda yer etmiştir ama Allah biliyor ya bu güne kadar yapmak hiç aklıma gelmedi. Çok eskiyi anlatmak bakımından sevdiğim bir tabir vardır, "fi tarihi" deriz, işte bu tatlı da benim için fi tarihinden kalmadır ve orada da kalmıştır. Hal böyleyken, son zamanlarda sosyal medya hesaplarında sıkça bahsi geçer oldu.
Her gördüğümde de aile geçmişimize dair anılar hafızamda bir bir canlandı. Yakın akrabalık ilişkileri içinde ne çok iftarlar, bayramlar ve özel günler yaşadık. O müstesna günlerde sayısız sofralar kuruldu. Aile büyüklerinin evlerinde özene bezene hazırlanan yemeklerin, böreklerin ve tatlıların tadı bu gün bile hala akıllarda.
Her gördüğümde de aile geçmişimize dair anılar hafızamda bir bir canlandı. Yakın akrabalık ilişkileri içinde ne çok iftarlar, bayramlar ve özel günler yaşadık. O müstesna günlerde sayısız sofralar kuruldu. Aile büyüklerinin evlerinde özene bezene hazırlanan yemeklerin, böreklerin ve tatlıların tadı bu gün bile hala akıllarda.
Etiketler:
bayram tatlısı,
Dünya,
hamur tatlısı,
Havadan sudan,
Hayat,
insan,
Kalbura Bastı,
Rabia Serteli,
şerbetli tatlı,
Tatlı Keyfi,
tatlı tarifi,
yaşam
28 Mayıs 2019 Salı
YALANCIKTAN BAKLAVA...Çıtır çıtır...
Mutfağımızın zenginliği malum. Yörelerimizin coğrafi özelliklerine göre çeşitlenen birbirinden lezzetli yemeklerimiz ve harika tatlılarımız var. Tatlılarımız o kadar çeşitli ki en iştahsız insanımız bile bir çırpıda 8-10 çeşit tatlı ismi sayabilir, ama ben her zaman birinciliği baklavaya veririm. Baklava, eğer ustasının elinden çıkmış ise tadına doyum olmaz. Vaktiyle, Karaköy Güllüoğulları Baklava'nın sahibi Nadir Güllü, televizyon ekranından baklavanın özelliklerini çok güzel anlatmıştı da biz de öğrenmiştik. Çatalı neresinden batıracağından başlayıp, ilk ısırıkta çıkarttığı ses ve sonrasında damakta oluşan lezzeti öyle bir anlatırdı ki canımız çekerdi de olsa da yesek diye iç geçirirdik.
Ayrıca, imalathanelerinden de yayın yapılırdı. Onlarca ustanın çalıştığı imalathanede hamurkârlar, yufka açanlar, tepsiye döşeyenler, iç harcını yayanlar, fırından çıkan tepsiye şerbetini verenler. Her bir aşaması çok önemliydi ve ustası tarafından itinayla yapılıyordu. En ilginci ve hayranlığımı kazanan ise baklava yufkasının inceliğiydi. Yufkaların inceliğini anlatmak için çeşitli gösteriler yaparlardı. Bir defasında baklava yufkasının ardındaki al bayrağımızı görmüştük de yufkanın inceliğine hayran kalmıştık.
Ayrıca, imalathanelerinden de yayın yapılırdı. Onlarca ustanın çalıştığı imalathanede hamurkârlar, yufka açanlar, tepsiye döşeyenler, iç harcını yayanlar, fırından çıkan tepsiye şerbetini verenler. Her bir aşaması çok önemliydi ve ustası tarafından itinayla yapılıyordu. En ilginci ve hayranlığımı kazanan ise baklava yufkasının inceliğiydi. Yufkaların inceliğini anlatmak için çeşitli gösteriler yaparlardı. Bir defasında baklava yufkasının ardındaki al bayrağımızı görmüştük de yufkanın inceliğine hayran kalmıştık.
Etiketler:
Baklava,
bayram tatlısı,
Çay Keyfi,
Dünya,
Havadan sudan,
Hayat,
insan,
Karaköy Güllüoğlu Baklava,
Nadir Güllü,
Rabia Serteli,
tahin,
Tatlı Keyfi,
yaşam
8 Nisan 2019 Pazartesi
SÜTLÜ İRMİK HELVASI...Cevizli ve Tarçınlı...
Helva bence çok talihsiz bir tatlı. Un veya irmik farketmez. Toplumumuzda helva genellikle cenazelerde pişirilip, dağıtılan bir tatlıdır. Cenazenin toprağa verileceği gün mutfak işlerine eli yatkın eş-dosttan bir kişinin başkanlığında diğer yakınların da yardımıyla büyükçe bir tencerede helva kavrulur. Kabristan dönüşü eve gelenlere ve daha sonra yapılan dua törenine katılan misafirlere ikram edilir. Bu arada, ölenin yakınlarına da 'Aç yeri ayrı acı yeri ayrı' diyerek helvadan tatmaları istenir. Israrla bir kaç kaşık da olsa yedirilir.
Anası, babası veya eşi veya evladı ellerinden kayıp gitmiş bir insanın yemek içmek gibi dünyevi istekleri olamaz, aklına bile gelmez. Ancak, gün boyunca ağzına lokma girmemiş acılı insanlara zorla da olsa verilecek bir kaç kaşık helva onlara bir nebze de olsa güç-kuvvet verir, ayakta durmalarını sağlar. Bu bakımdan, cenaze evinde helva kavrulması doğrudur. Hatta cenaze sahipleri dışında acıyı paylaşmak üzere cenaze törenine katılan, kabristana kadar cenazeye eşlik eden eş-dostun da bir şeyler yeme-içme ihtiyacı olacaktır.
18 Şubat 2019 Pazartesi
İRMİKLİ KESME TATLI...Dışı Sert...Tadı İçinde Saklı...
Sıcak yaz günlerinde bol sulu meyveler, soğutulmuş karpuzlar varken tatlı pişirmek, hele şerbetli tatlı pişirmek hiç aklıma gelmez. Ancak, bazı zamanlar vardır ki teslim olur toplumun çoğunluğuna uyarsın. Bayramlardan bahsediyorum. Bir süredir yaz aylarına tesadüf eden Ramazan ve Kurban Bayramı'ndan. Kış soğuklarını yaşarken yaz günleri de aklına nereden geldi derseniz. Bir kenarda taslak halinde duran ve bir türlü elim varıp da yayınlayamadığım tatlı tarifini paylaşmak istiyorum.
Geçtiğimiz yaz Kurban Bayramında yazlık yerde olmamıza rağmen bayram adetlerinden olan bayram tatlısı için balkonlarında baklava yufkası açan komşularımı görünce ister istemez etkilendim. Bazen, bana ne diyemiyorsun. Onlar bana el emeği baklavalarından ikram ederken ben onlara evin önünden geçen karpuzcudan aldığım karpuzu kesersem ayıp olurdu.
Geçtiğimiz yaz Kurban Bayramında yazlık yerde olmamıza rağmen bayram adetlerinden olan bayram tatlısı için balkonlarında baklava yufkası açan komşularımı görünce ister istemez etkilendim. Bazen, bana ne diyemiyorsun. Onlar bana el emeği baklavalarından ikram ederken ben onlara evin önünden geçen karpuzcudan aldığım karpuzu kesersem ayıp olurdu.
18 Aralık 2017 Pazartesi
KABAK TATLISI...Az Şekerli...
Yazının başlığını okuyanların ilk düşündüğü, "Hayrola! kabak tatlısının yanında kahve mi içiyoruz" olacaktır, büyük ihtimalle. N'apalım, tıp ilminin mümtaz temsilcilerinden Prof. Dr. Canan Karatay Efendigil şekeri uzun zaman önce bize yasakladı. İki lafından biri "Şeker yemeyeceksiniz". Diğer lafı ise malumunuz "Ekmek yemeyeceksiniz". Yiyebileceğimiz ürünler de şarta bağlı. Organik olmalarına dikkat edilecek ve mümkünse evde üretilecek.
Pazardan, marketten aldıklarımızı pişirmekten bile bazen imtina ediyor iken yoğurttan sirkeye kadar her türlü ihtiyacımızı evimizde imal etmeye güç yetirebilir miyiz. Yanlış anlaşılmasın, Canan hocaya saygım sonsuz, dediklerine inanıyorum, hepsi doğrudur ama bir de gerçekler var. Şu meşhur reklamdaki gibi "Hayaller organik, gerçekler fabrik."
Pazardan, marketten aldıklarımızı pişirmekten bile bazen imtina ediyor iken yoğurttan sirkeye kadar her türlü ihtiyacımızı evimizde imal etmeye güç yetirebilir miyiz. Yanlış anlaşılmasın, Canan hocaya saygım sonsuz, dediklerine inanıyorum, hepsi doğrudur ama bir de gerçekler var. Şu meşhur reklamdaki gibi "Hayaller organik, gerçekler fabrik."
Etiketler:
Dünya,
Havadan sudan,
Hayat,
insan,
Kabak,
Kabak Tatlısı,
kış,
pazaryeri,
Prof. Dr. Canan Karatay Efendigil,
Rabia Serteli,
tatlı,
Tatlı Keyfi,
yaşam
12 Kasım 2016 Cumartesi
YALANCI TAVUK GÖĞSÜ...Üzeri Kakao Soslu
Evde misafir ağırlamak adeti yavaş yavaş terkedilecek gibi görünüyor. Gençler yani çalışan kesim, iş hayatının yorucu temposu, ulaşım zorlukları ve zaman darlığı nedeniyle dışarıda buluşmaya başladılar. İleri yaşlardaki hanımlar da misafir ağırlama zahmetinden kurtulmak için paralı günlerini dışarıda bir mekanda yapıyorlar. Benim çevremde ise her şekilde görüşebiliyoruz. Kış aylarının soğuk günlerinde evlerde toplanmak hoşumuza gidiyor. Bahar aylarında ise açık havadan istifade etmek için deniz kenarında veya deniz manzaralı açık mekanlarda buluşuyoruz. Grubumuz küçükse şehir içinde nostalji gezileri yaptığımız da oluyor.
Hal böyleyken, rahmetli dayımın kızlarından küçüğü telefonla ziyaretime geleceğini bildirdi. Malûm, yakın zamanda annemizi kaybettiğimiz için taziye ziyaretleri tek-tük de olsa devam ediyor. Dayı kızı beni de düşünerek dışarıda buluşmayı teklif etti ise de taziye ziyareti olduğu için eve davet ettim. Aynı semtte büyüdüğümüz için ortak çok hatıramız vardır. Adeta kardeş gibi bir yakınlık hissederim. Geleceğini söyleyince çok sevindim. Başbaşa sohbetimiz de benim için mutluluktu ama bir kaç akraba daha davet ederek ziyareti daha da anlamlı hale getirmek istedim. Her şey istediğim gibi oldu. Çağırdıklarım davete icabet ettiler ve misafirime de çok hoş bir sürpriz oldu.
Etiketler:
beyaz,
blogger,
çay,
Çay Keyfi,
çay sofrası,
Havadan sudan,
ikindi,
ikram,
kakao,
kakao soslu,
misafir,
sofra,
Süt,
Sütlü Tatlı,
tatlı,
Tatlı Keyfi
13 Ocak 2016 Çarşamba
AYVA TATLISI...Dünya Tatlısı...
Sonbahar aylarında canlı renkleriyle tezgahları sarıya boyayan ayvalar yavaş yavaş çekilmeye başladı. Sarı ve yeşilimtrak renkleriyle irili ufaklı çeşitli boylardaki ayvalar diğer tüm meyveler gibi yetiştiği bölgenin şartlarına göre farklılıklar gösterir. Kimisi Ayı Boğan'dır. Isırır, çiğner yutarsın daha doğrusu yuttuğunu zannedersin ama tüm lokmalar boğazında dizilmiştir. Nefessiz kalırsın da sırtına yiyeceğin bir yumrukla boğulmaktan zor kurtulursun. Kimisi Ekmek Ayvası'dır, adı gibi yemesi kolay tadı mayhoş suludur ve boğmaz.
Bir de Eşme Ayvası vardır da halk arasında Limon Ayvası olarak bilinir. Diğer ayva çeşitlerine göre en yaygın yetiştirilen ayva cinsidir. Adını kabuğunun renginden alır. Kabuğu limon sarısı, içi de sarımtrak renklidir. Limon ayvası, bol sulu ve mayhoştur. Yemesi kolay, boğucu değildir. Bir de ayvaların en kıymetlisi vardır ki; lezzetinden yemelere doyamazsınız. Çiğ olarak tüketilmesi en kolay, en lezzetlisi olan Altın Ayvası, adını renginden alır. Kabuk rengi koyu sarı olup, meyvesi altın rengindedir. Kabuğunda bulunan pas lekelerinden tanımanız kolaydır. Az suludur, boğucu değildir.
Bir de Eşme Ayvası vardır da halk arasında Limon Ayvası olarak bilinir. Diğer ayva çeşitlerine göre en yaygın yetiştirilen ayva cinsidir. Adını kabuğunun renginden alır. Kabuğu limon sarısı, içi de sarımtrak renklidir. Limon ayvası, bol sulu ve mayhoştur. Yemesi kolay, boğucu değildir. Bir de ayvaların en kıymetlisi vardır ki; lezzetinden yemelere doyamazsınız. Çiğ olarak tüketilmesi en kolay, en lezzetlisi olan Altın Ayvası, adını renginden alır. Kabuk rengi koyu sarı olup, meyvesi altın rengindedir. Kabuğunda bulunan pas lekelerinden tanımanız kolaydır. Az suludur, boğucu değildir.
Etiketler:
Altın Ayvası,
Ayı Boğan,
Ayva,
Ayva Tatlısı,
blog,
blogger,
Dünya,
Ekmek Ayvası,
Havadan sudan,
Hayat,
insan,
Limon Ayvası,
mutfak,
Rabia Serteli,
Tatlı Keyfi,
yaşam
11 Aralık 2015 Cuma
KAYMAKLI AYVA TATLISI...Lezzetinde Şiir Var
Sonbahar'ın altın meyvesi ayva kış günlerinin güneşsiz, yağışlı, soğuk günlerinde market, pazar tezgahlarını şenlendirir. Sahip olduğu sarı renk ışığın, sevincin, üretim ve verimliliğin rengidir. İnsana sevinç ve coşku verir. İlham vericidir. Bunun en güzel örneği Ayva Tatlısı için yazılmış şiiri siz de beğeneceksiniz. Şair Nevzat Hacıbektaşoğlu, sevdiği kadına duyduğu özlemi çok sevdiği Ayva Tatlısı'ndan aldığı ilhamla bakın ne güzel anlatmış.
Ayva Tatlısı
ah be kadın
yazsam, yazarken ağlatıyorsun
yazmasam, düşünürken ağlıyorum
sen ne biçim belasın özlediğim
ne tatlısın canımın çektiği
şimdi mevsimin
ayva tatlısı
kaymaklı
Nevzat Hacıbektaşoğlu
18 Kasım 2015 Çarşamba
Puding deyince diğerleri bir yana, Pakmaya bir yana...
Biz hanımlar için pudingler hem lezzetli hem de pratik tatlılardır... Hemen hazırlanması, hafifliği, lezzetiyle 7’den 70’e evdeki herkesin gözdesidir. Peki, hangisini seçmeli, hangi markaya güvenmeli? Ben size gönül rahatlığıyla Pakmaya Pudingler’i öneriyorum... Zengin çeşitleri, kıvamı, lezzetiyle Pakmaya Pudingler hakikaten bir başka! Kakaolu mu istersiniz, çikolotalı mı; yoksa bitter çikolatalı mı? Yoksa çikolatalı fındıklı mı, çikolatalı bademli mi? Sırf çikolatalıdaki şu zenginliğe bakın! Bitmedi… vanilyalısı, muzlusu, çileklisi, antep fıstıklısı da var... Her gün farklı bir lezzet hazırlayıp sunmak Pakmaya ile işte bu kadar kolay...
Unutmadan Pakmaya’nın enfes tarifler sunan bir de web sitesi var: www.mutfaginyildizi.com. Açıkçası ben www.mutfaginyildizi.com’a bakmadan mutfağa girmiyorum. En son Pudingli Tiramisu tarifini denedim, herkes bayıldı: http://mutfaginyildizi.com/tarif/pudingli-tiramisu/2504
Eğer siz de yeni ve enfes lezzetler peşindeyseniz, misafirlerimi nasıl şaşırtacağım diye düşünüyorsanız Pakmaya, zengin ürün çeşitleri ve www.mutfaginyildizi.com’daki tarifleriyle sizin de vazgeçilmeziniz olacak. Mutlaka ziyaret edin.
Bir boomads advertorial içeriğidir.
Bir boomads advertorial içeriğidir.
23 Haziran 2015 Salı
GÜLLAÇ...Ramazan'ın Gülü...Sütlü Tatlı...
Bu yıl yine yazlık evimizde idrak ettiğimiz Ramazan'ı Şerif daha yıllarca da yaz aylarında misafirimiz olacak. Ramazan ayı sofralarının iftariyelik, yemek ve tatlıları, her ne kadar yörelere göre değişiklik gösterse de yaşandığı mevsime göre de değişir. Bilhassa, Ramazan davetlerinin olmazsa olmazları tatlılar, mevsimlere göre ister istemez değişiyor.
Kış aylarının soğuk günlerinde, iftar sofralarına Baklava'dan Revani'ye şerbetli tatlılar ne kadar yakışıyorsa yaz mevsiminin insanı kavuran sıcaklarında da soğukluklar -karpuz, kavun dilimleri- ile buz gibi soğutulmuş üzüm salkımları, armutlar, şeftaliler o kadar yakışıyor. Doğal tatlılar dediğim bu meyvelerin hele ki olgunları seçilirse şerbetli tatlıları hiç aratmıyorlar.
Kış aylarının soğuk günlerinde, iftar sofralarına Baklava'dan Revani'ye şerbetli tatlılar ne kadar yakışıyorsa yaz mevsiminin insanı kavuran sıcaklarında da soğukluklar -karpuz, kavun dilimleri- ile buz gibi soğutulmuş üzüm salkımları, armutlar, şeftaliler o kadar yakışıyor. Doğal tatlılar dediğim bu meyvelerin hele ki olgunları seçilirse şerbetli tatlıları hiç aratmıyorlar.
Etiketler:
Dünya,
Güllaç,
Havadan sudan,
Hayat,
iftar,
insan,
Rabia Serteli,
Ramazan,
Saffet Abdullah,
sofra,
Süt,
Sütlü Tatlı,
Tatlı Keyfi,
tatlı tarifi,
yaşam
22 Ocak 2015 Perşembe
TEL KADAYIF...Klasik Lezzet...
İstanbul geçen kış gerçekten üşüdü. Kelimenin tam anlamıyla hava buz gibiydi! O soğuk günlerden bir gün kendimi yufkacı dükkanına zor attım. Uzun süredir yürüdüğüm için hem acıkmış hem de üşümüştüm. Yüzüm soğuktan kızarmış, sızlıyordu. Eve gidince yapacağım Tava Böreğinin hayaliyle dükkana girdim. Dükkan sahibi yufkaları sararken, ben de raflara göz gezdiriyordum ki gözlerim Tel Kadayıf paketlerine ilişti. Haftada en az bir kere girdiğim bu dükkanda o paketleri hep görürdüm ama bu sefer nedense bir cesaret geldi ve Tel Kadayıfı almaya karar verdim.
Bu işin cesaretle ne alakası var diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Merakınızı hemen gidereyim. Bir kaç yıldır mutfaktan elini-eteğini çekmiş annemin vaktiyle pişirdiği tel kadayıflarını tatmayı bırakın en azından görmüş olsaydınız endişemi anlardınız. Hiçbir zaman hırslı bir insan olmadım ama bir işe kalkıştığım zaman başarılı olmak isterim. Pişireceğim Tel Kadayıfın baş jürisinin annem olması sebebiyle kendi cesaretime kendim de şaştım.
15 Ocak 2015 Perşembe
ELMA TATLISI...Portakal Suyunda...Nar Taneli...
Karlı günler İstanbul'lular için çok özeldir. İstanbul'lu, her mevsimi yaşar ve keyfini de çıkarır. Ne güney şehirleri gibi sıcaktan bunalır, ne de doğu şehirleri gibi soğuktan yılar. Ancak, mevsimleri hakkıyla yaşamamız yıldan yıla değişiklik arzedebilir. Yaşamım boyunca kar yağışının aralıklarla da olsa bir ay sürdüğü ve dolayısıyla karın bir ay yerden kalkmadığı kışlar da oldu, karı sadece havada gördüğümüz, en fazla yüksek tepelerin beyazlandığı yıllar da.
Bu yıl kış mevsiminin henüz ortasındayız ama az da olsa müthiş bir soğuk eşliğinde kar gördük. Geçen yıl ha geldi, ha gelecek kış diye beklerken bahar gelmiş, ağaç dalları tomurcuklanmıştı da şaşıp, kalmıştık. Soğuğu hiç sevmememe rağmen kışın kışlığını yapmasını isterim. Geçen yıl kış olmadığı için susuzluk kapımızdaydı. Yakına kadar, barajların gün gün azalan su seviyeleri her gün gazetelerin manşetlerindeydi.
Bu yıl kış mevsiminin henüz ortasındayız ama az da olsa müthiş bir soğuk eşliğinde kar gördük. Geçen yıl ha geldi, ha gelecek kış diye beklerken bahar gelmiş, ağaç dalları tomurcuklanmıştı da şaşıp, kalmıştık. Soğuğu hiç sevmememe rağmen kışın kışlığını yapmasını isterim. Geçen yıl kış olmadığı için susuzluk kapımızdaydı. Yakına kadar, barajların gün gün azalan su seviyeleri her gün gazetelerin manşetlerindeydi.
3 Kasım 2014 Pazartesi
SÜTLÜ TATLI...Kakaolu Sosla Kaplı...
Bizim evde yazın sütlü tatlılar pişirilir, havalar soğuyup kış geldiğinde şerbetli tatlılar sıraya girerdi. Daha sonra ne olduysa oldu mutfağımızda üç beyaz zehir bulunduğunu öğrendik. Korktuk, önce tuzu azalttık, sofralardan tuzlukları kaldırdık. İkinci zehir olan unu ve unlu gıda olarak başroldeki ekmeğin beyaz olanını terkettik, tam buğday olanını da azalttık.
Gelelim üçüncü zehire. Üçüncü zehir şekermiş! Bildiğimiz şeker. İnsanın inanası gelmiyor. Masum bir insanın cinayetle suçlanması gibi bir şey. Adı üzerinde şeker. İyi huylu bir arkadaşımızı anlatmak için şeker gibi deriz. Tatlı dil vardır, yılanı deliğinden çıkarır. Hem de bırakın şerbetli hamur tatlılarını çayıma kattığım şekeri, beş çayının yanındaki pastayı, dondurmayı, lokumu bile unutmamı istiyorlar. Ben de cevaben; söylediğinizi kulağınız duyuyor mu? diyorum.
Gelelim üçüncü zehire. Üçüncü zehir şekermiş! Bildiğimiz şeker. İnsanın inanası gelmiyor. Masum bir insanın cinayetle suçlanması gibi bir şey. Adı üzerinde şeker. İyi huylu bir arkadaşımızı anlatmak için şeker gibi deriz. Tatlı dil vardır, yılanı deliğinden çıkarır. Hem de bırakın şerbetli hamur tatlılarını çayıma kattığım şekeri, beş çayının yanındaki pastayı, dondurmayı, lokumu bile unutmamı istiyorlar. Ben de cevaben; söylediğinizi kulağınız duyuyor mu? diyorum.
Etiketler:
blogger,
borcam,
diyabet,
Dünya,
Havadan sudan,
Hayat,
insan,
insülin,
kakao,
Paşabahçe,
Rabia Serteli,
sütlü,
şeker,
tatlı,
Tatlı Keyfi,
tatlı tarifi
6 Ekim 2014 Pazartesi
SÜT ŞERBETLİ KEK...Bayram Tatlısı...
Ailemizin mutfak kültüründe tatlı çok önemli bir yer tutar. Günlük yemek soframızda bizim için çorba ne kadar elzem ise tatlı da o derece önemli sayılır. Hiçbir şey yapılmasa bile en azından hazır alınmış tahin helvası ortaya gelir. Gerçi, tahin helvasının bir ayrıcalığı vardır ki; evde balık yapılacaksa tahin helvasından başka bir tatlı da zaten düşünülmez.
Misafir davet edildiğinde de hazırlanacak menüde en önemli konu yapılacak tatlıya karar vermektir. Bilhassa davet sofralarında ana yemek önemli gibi görünse de aslında yemek başlangıcı olan çorba ve yemeğin sonunda ortaya getirilecek tatlı çok daha önemlidir. Çorba, giriş yemeği olarak aç midelere ilaç gibi gelmeli, tatlı da yemeğin sonunda tok midelere bile hitap edecek görsel zenginliğe sahip olmalı. Davet sofralarında bir tane de değil, en az iki çeşit tatlı hazırlanır. Biri ağır tatlı dediğimiz şerbetli tatlı diğeri daha hafif olan sütlü tatlı olmalı ki; hem tatlıya doyalım hem de fazla tatlı sevmeyenler veya yiyemeyenler için alternatif yaratalım.
Etiketler:
Bayram,
borcam,
hafif,
kek,
krema,
Süt,
şanti,
şerbet,
tatlı,
Tatlı Keyfi,
Tatlı-Kek-Pastalar
24 Eylül 2014 Çarşamba
ZERDE...Zerdeçal...Hafif Tatlı...
Bana göre tatlıların mevsimleri var. Veyahut şöyle ifade edeyim; tatlıların mevsimleri olmalı. Çünkü, tatlı dediğimiz yiyecekler çeşit çeşit ama asli malzemesi şeker. Şeker ise vücudumuzun ısısını yükseltir ve dolayısıyla eğer sıcak bir mevsimde tatlı yersek havanın sıcaklığını daha fazla hissederiz. Oysa ki; sıcak günlerde vücut ısımızı düşürecek yiyecek ve içecekleri tercih etmemiz gerekir. Burada anlatmak istediğim yaz sıcaklarıyla başetmenin yollarını aramak değil aslında sadece, vazgeçemediğimiz tatlılarımızı uygun mevsimlerde tüketmenin önemini vurgulamak.
Daha önceki yazılarımda da bahsetmişimdir bizim evde yaz mevsiminde tatlı yerine meyveleri tercih ederiz. Çünkü, dünyanın hiçbir yerinde bu kadar farklı lezzetli meyve çeşidine sahip bir ülke yoktur herhalde. Ağustos güneşi ile ballanmış incirler, üzümler, şeftaliler varken ayrıca tatlı aranmak ne derece doğrudur!
Daha önceki yazılarımda da bahsetmişimdir bizim evde yaz mevsiminde tatlı yerine meyveleri tercih ederiz. Çünkü, dünyanın hiçbir yerinde bu kadar farklı lezzetli meyve çeşidine sahip bir ülke yoktur herhalde. Ağustos güneşi ile ballanmış incirler, üzümler, şeftaliler varken ayrıca tatlı aranmak ne derece doğrudur!
26 Temmuz 2014 Cumartesi
KUŞ ÜZÜMLÜ KEK...Üzümler Garip Kalmasın Diye...
Bu blogda çeşitli zamanlarda bir çok kek tarifi paylaştım. Keklerde genellikle çeşitli meyveler ve kuruyemişler kullanırım. Meyve tabağında sona kalmış elmalar ile elmalı kek, portakalın suyu ile portakal kokulu kek yaptım. Her defasında gayem kek yapmaktı. Çünkü, çay sofralarında börek ve salatadan sonra mutlaka yaş pasta ya da herhangi bir çeşit kek gerekiyor. Yaş pasta daha ziyade doğumgünü kutlamalarında tercih edildiği için çay sofralarında kek yeterli oluyor. Diğer kültürleri bilmiyorum ama bizim kültürümüzde tatlının yeri cümlenin sonundaki nokta gibidir. Tatlı tabakları gelmeden yemek bitmez.
Bir tarihte, kurabiye kolay geliyordu. Tatlı, tuzlu kurabiyeleri büyük bir zevkle yapardım. En sevdiğim de kurabiye hamurunu yoğurmaktı. Kurabiyelerin mükemmel olması için hamurunun çok iyi yoğrulması gerekir. Ne olduysa oldu ben kurabiye pişirmeyi bıraktım. Hatta, onlarla tek tek nasıl uğraşıyormuşum diye şaşırıyorum.
Bir tarihte, kurabiye kolay geliyordu. Tatlı, tuzlu kurabiyeleri büyük bir zevkle yapardım. En sevdiğim de kurabiye hamurunu yoğurmaktı. Kurabiyelerin mükemmel olması için hamurunun çok iyi yoğrulması gerekir. Ne olduysa oldu ben kurabiye pişirmeyi bıraktım. Hatta, onlarla tek tek nasıl uğraşıyormuşum diye şaşırıyorum.
7 Nisan 2014 Pazartesi
KEDİ DİLİ TATLISI...Üzeri Sapsarı Portakal Kaplı...
Her mevsim sonu hüzünlü oluyorum. Kış mevsimine bayılmıyorum ama gidişine de sevinmiyorum. Aslında, kış demek soğuk demek, karanlık demek. Yağmur bulutlarının kapadığı havaların hüznü, şakır şakır yağan yağmurda zorlaşan şehir hayatı, kar, rüzgar, fırtına ve kısalan günler demek. Zordur kış mevsimi. Ancak, bir yandan da kış günleri yaklaşırken gizliden gizliye seviniriz. Yaz aylarında her biri bir tarafa dağılmış aile bireylerini, dostları ve arkadaşları kış mevsimi tekrar bir araya getirir.
Biliyorum! kış mevsimi bitti ve ilkbahar günlerini yaşıyoruz ama başta da dediğim gibi ben ayrılıkları sevmiyorum, yaşadığım her neyse kolay kolay vazgeçemiyorum. Bu durum, mutfağa da yansıyor tabii. Çoğu insan, taze bakladan bıktı da taze fasulyeye başlamış iken, ben hala kış sebzelerine talim ediyorum. Her seferinde son derece kararlı bir şekilde turfanda sebze alacak iken kerevizle pırasayı tarttırırken buluyorum kendimi. Hele, karnıbaharsız hayata nasıl alışacağım bilemem.
Biliyorum! kış mevsimi bitti ve ilkbahar günlerini yaşıyoruz ama başta da dediğim gibi ben ayrılıkları sevmiyorum, yaşadığım her neyse kolay kolay vazgeçemiyorum. Bu durum, mutfağa da yansıyor tabii. Çoğu insan, taze bakladan bıktı da taze fasulyeye başlamış iken, ben hala kış sebzelerine talim ediyorum. Her seferinde son derece kararlı bir şekilde turfanda sebze alacak iken kerevizle pırasayı tarttırırken buluyorum kendimi. Hele, karnıbaharsız hayata nasıl alışacağım bilemem.
14 Aralık 2013 Cumartesi
KABAK TATLISI...Sonbahara Yakışan Tatlı...
Bu yıl da sonbahar mevsiminin gelişiyle birlikte tatlı kabakları tezgâhlardaki yerlerini aldılar. Adetim olduğu üzere pazarı boydan boya yürüdüğüm için kabak tezgâhlarını tek tek uzaktan da olsa seyrettim. Satıcıların hepsi kendi mallarını ballandıra ballandıra övüyorlardı. Satıcılar müşterileri çekmek için tezgâhtaki kabaklarına övgüler düzebilirler ama tatlıyı pişiren biziz ve netice kötü olunca da üzülen biz oluyoruz.
Geçtiğimiz yıl bazı kötü deneyimlerim olduğu için bu sene işi şansa bırakmak istemedim. Bunun için de Google'da ufak bir gezintiye çıktım ve birtakım bilgiler derledim. Tatlı kabakları bir çok adla anılıyorlar. Bal kabağı, Kestane kabağı ve Tatlı kabağı. Hiçbir şey bilmiyorsanız Kestane kabağı diye satılan kabağı satın alabilirsiniz. Kestane kabağı, tatlı olarak en iyi neticeyi veren kabak çeşidi. Tabii bunun için satıcınıza güveniyor olmanız gerekiyor.
Geçtiğimiz yıl bazı kötü deneyimlerim olduğu için bu sene işi şansa bırakmak istemedim. Bunun için de Google'da ufak bir gezintiye çıktım ve birtakım bilgiler derledim. Tatlı kabakları bir çok adla anılıyorlar. Bal kabağı, Kestane kabağı ve Tatlı kabağı. Hiçbir şey bilmiyorsanız Kestane kabağı diye satılan kabağı satın alabilirsiniz. Kestane kabağı, tatlı olarak en iyi neticeyi veren kabak çeşidi. Tabii bunun için satıcınıza güveniyor olmanız gerekiyor.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)